OTİZM NEDİR?

Otizm; belirtileri üç yaşından önce ortaya çıkan, yaklaşık % 90 kalıtsallığı olan genetik kökenli, yaşam boyu süren nörolojik bir rahatsızlıktır. Sosyal ve davranış becerilerinin,  dilin ve iletişimin gecikmeli olarak geliştiği bir büyüme anormalliğidir.

Otizm bir spektrum bozukluğudur. “Spektrum” terimi, otizm belirtileri ve özelliklerinin şiddetinin hafiften şiddetliye farklı biçimlerde görüldüğünü gösterir. Otizm nedir sorusu sorulduğunda çoğunlukla verilen yanlış cevap bir “hastalık” olduğudur.  Otizm bir hastalık değil farklılıktır.

Otizm artık her 150 çocuktan birinde tanınıyor. Erkek çocuklarda otizm spektrum bozukluğu gelişme olasılığı kız çocuklarına göre yaklaşık dört kat daha fazladır

BELİRTİLERİ NEDİR? / NASIL TEŞHİS EDİLİR?

Bazı çocuklar bebekliğinin ilk dönemlerinde normal olarak gelişebilir, sonradan belirti göstermeye başlayabilirler. Ancak belirtiler genellikle 2 yaşına kadar görülür.

Otistik spektrum bozukluğu olan her çocuğun, düşük işlevden yüksek işleve kadar benzersiz bir davranış modeline ve şiddet düzeyine sahip olması olasıdır. Her çocukta benzersiz semptomlar göstermesi nedeniyle şiddeti belirlemek bazen zor olabilir. Spektrum genellikle bozuklukların seviyesine ve çalışma yeteneğini nasıl etkilediğine dayanır.

Otizmli bireyler:

  • Adına cevap vermiyor ya da zaman zaman karşısındaki kişiyi duymuyormuş gibi davranır
  • Zayıf göz teması kurar.
  • Yalnız oyun oynamayı tercih edip kendi dünyasına çekilir.
  • Konuşmama ya da konuşmada gecikme, kelimeleri veya cümleleri telaffuz etme yeteneğini kaybeder
  • Sallanma, dönme veya el çırpma gibi tekrarlayan ve kalıplaşmış hareketler gerçekleştirir.
  • Bir oyuncak arabanın dönen tekerlekleri gibi bir nesnenin ayrıntılarıyla ilgilenir.
  • Işık, ses ve dokunmaya aşırı duyarlı olup ağrıya ve sıcaklığa aldırış etmeyebilir.
  • Dikkatini anormal bir şekilde bir nesneye ya da bir harekete sabitler.
  • Nesneleri belirli bir sıraya dizer, günlük yaşamda olan düzen değişikliklerine aşırı tepki verir.

Bunlar otizmli bireylerin sosyal etkileşim ve iletişim sorunları, alışılmadık yinelenen davranışlar gibi gösterdiği semptomlardan bazılarıdır. Bunlardan unutulmaması gereken otizmli bireylerin de güçlü yanları, zorlukları, ilgi alanları, sevdikleri, sevmedikleri ve becerileri vardır. Tıpkı bizlerde olduğu gibi.

Otizmin teşhis edilmesinde bilinen biyolojik bir belirteç yoktur. Bu, herhangi bir kan testinin ya da genetik bir testin bu bozukluğu teşhis edemeyeceğini gösterir. Psikiyatristler ve doktorlar bireyi gözlemleyip, tıbbi geçmişine bakarak ve bazı testlere tabi tutarak otizmli olup olmadığını belirleyebilir.

NEDENLERİ

Otizmin bilinen tek bir nedeni olmamakla beraber genellikle beyin yapısındaki veya işlevindeki anormalliklerden kaynaklı olduğu kabul edilir. Beyin taramaları otistik ve otistik olmayan çocuklarda beynin şekli ve yapısında farklılıklar olduğunu gösterir. Semptomlara ve spektrumlara bakılınca otizmin nedenlerinde genetik ve çevre rol oynayabilir.

Genetik: Birçok ailede, genetik olarak otizmin temeli bulunmaktadır. Otizm spektrum bozukluğunda birkaç farklı genin rol aldığı görülür. Genetik değişiklikler (mutasyonlar) otizm riskini artırabilir. Diğer genler beyin gelişimini veya beyin hücrelerinin iletişim şeklini etkileyebilir veya semptomların şiddetini belirleyebilir. Bazı genetik mutasyonlar kalıtsal gibi görünürken, diğerleri kendiliğinden ortaya çıkar.

Çevresel Faktörler: Devam eden araştırmalarda hamilelik sırasında viral enfeksiyonlar, ilaçlar veya komplikasyonlar, metabolik dengesizlikler ve çevresel kimyasallara maruz kalma gibi çevresel faktörlerin etkisine bakılmaktadır.

TEDAVİSİ

Otizm için bir tedavi ya da herkese uyan tek bir tedavi yoktur. Bu bozukluğu tedavi etmek için hiçbir ilaç tanımlanmamış olsa da, farmakolojik tedaviler tekrarlayan ve kalıplaşmış davranışlar, dikkatsizlik, hiperaktivite ve uyku bozuklukları gibi belirtilerini azaltmada etkili olabilir. Son zamanlarda tedavi amaçlı terapiler ve alternatif yaklaşımlar göz önünde bulundurulmaktadır.

Davranış ve iletişim terapileri, eğitim terapileri, aile terapileri ve ilaçlar tedavi seçenekleridir. Tedavinin amacı, otizmin semptomlarını azaltarak, gelişim ve öğrenmeyi destekleyerek çocuğun çalışma yeteneğini en üst düzeye çıkarmaktır.

Alternatif tıpta son dönemde yaygınlaşan at terapisi (hippoterapi) yönteminde otizm gibi rahatsızlıklarda ciddi ilerleme gözlenmiştir.

Nisan ayında tüm dünyada otizmin ve otizmli bireylerin farkındalığını, duyarlılığını oluşturmak adına çalışmalar gerçekleştirilir. 2 Nisan tarihi de Birleşmiş Milletler tarafından Dünya Otizm Günü ilan edilmiştir.

Bizlerin unutmaması gereken otizmli çocukların farklılıklarının bu dünyaya çok şey katacakları. Daha güzel bir dünya için farkındayız, farklılıklarımızla bir aradayız. #otizmemaviışıkyak

İrem ABAKA

KAYNAK 1

KAYNAK 2

KAYNAK 3

KAYNAK 4