Günümüzde suçluların adaletten kaçması her zamankinden daha zor. Bunun en büyük nedenlerinden biri, adli bilimlerin gelişmiş teknolojilerle donatılmış olmasıdır. Adli bilimler, suçların aydınlatılmasında bilimsel yöntemleri kullanarak hem mağdurların haklarını korur hem de suçluların hak ettikleri cezayı almalarını sağlar.
Peki, adli bilimler bir suçluyu nasıl yakalayabilir?
🧬DNA Analizi: Kim Olduğunuzu Hücreleriniz Söyler
DNA (Deoksiribonükleik Asit), bir insanın genetik kimliğini taşıyan eşsiz bir moleküldür. Her hücremizde bulunan DNA, parmak izinden bile daha güvenilir bir kimlik tanımlayıcısıdır. Bu nedenle adli bilimlerde DNA analizi, suçluların tespit edilmesinde en güçlü ve kesin yöntemlerden biridir. Her insanın DNA’sı, onu diğerlerinden ayıran benzersiz bir yapıya sahiptir. DNA’nın bazı bölgelerinde bulunan kısa tekrar eden diziler (STR – Short Tandem Repeats) kişiye özeldir. Bu tekrarlar, bireyden bireye farklılık gösterir. Bilim insanları, bu STR bölgelerini analiz ederek her bireyin genetik bir “parmak izini” oluşturur.
DNA parmak izi (DNA parmak izi) tespiti, bir bireyin DNA’sındaki benzersiz tekrar dizilerini analiz ederek kimliğini belirlemeye yönelik bir adli tekniktir. Bu yöntem, 1984 yılında İngiliz genetikçi Alec Jeffreys tarafından geliştirilmiştir. Jeffreys, DNA’daki belirli tekrar dizilerinin (minisatellitler) her bireyde farklılık gösterdiğini fark ederek, bu özelliği kimlik tespiti için kullanmıştır. DNA parmak izi oluşturma süreci, öncelikle kan, saç veya tükürük gibi örneklerden DNA’nın izole edilmesiyle başlar.

🔬 2. Suç Mahallinden Laboratuvara
Bir suç işlendiğinde, olay yerinden toplanan biyolojik örnekler (kan, tükürük, deri hücresi, saç vs.) dikkatlice analiz edilir. İlk adımda, bu örneklerden DNA izole edilir. Ardından, polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) adı verilen bir teknikle DNA çoğaltılır. Bu işlem, analiz edilecek DNA miktarını artırmak için gereklidir.
Daha sonra STR bölgeleri özel yöntemlerle incelenir. Elde edilen DNA profili, şüpheli kişilerin DNA profilleriyle karşılaştırılır. Eğer olay yerindeki DNA ile bir kişinin DNA profili uyuşuyorsa, bu kişi olayla doğrudan bağlantılı olabilir.
🧪 3. CODIS ve DNA Veritabanları
DNA profillerinin yalnızca bireylerle karşılaştırılmasıyla sınırlı kalınmaz. Gelişmiş ülkelerde, DNA profillerini saklayan büyük veritabanları bulunur. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri’nde CODIS (Combined DNA Index System) adı verilen bir sistem kullanılır. CODIS sayesinde, olay yerinden elde edilen DNA örnekleri daha önce işlenmiş suçlara karışmış kişilerin profilleriyle otomatik olarak eşleştirilebilir.
Benzer şekilde Türkiye’de de Emniyet Genel Müdürlüğü ve Adli Tıp Kurumu tarafından oluşturulan DNA veri bankaları mevcuttur. Bu sistemler, özellikle tekrarlayan suçluların hızlıca tespit edilmesini sağlar.
⚖️ 4. Adli Genetik Sadece Suçluları Değil, Masumları da Korumak İçindir
DNA analizleri yalnızca suçluları ortaya çıkarmakla kalmaz, aynı zamanda masum kişilerin suçsuzluğunu kanıtlamak için de güçlü bir araçtır. Tarihte birçok örnekte, haksız yere mahkum edilen bireyler DNA analizi sayesinde özgürlüklerine kavuşmuştur.
Ayrıca, babalık testleri, kimlik tespiti ve doğal afetlerde kaybolan kişilerin teşhisi gibi durumlarda da adli genetik önemli bir rol oynar.

🧬 Gerçek Hayattan Örnek: Golden State Katili
ABD’de onlarca yıl boyunca onlarca kişiyi öldüren “Golden State Killer” 2018 yılında yakalandı. Bu kişi, suç mahallinde bıraktığı DNA’sı sayesinde değil, bir genetik soy ağacı veritabanına kayıtlı uzak bir akrabasının DNA’sı sayesinde tespit edildi. Araştırmacılar, akrabaların soy ağacını çıkararak Joseph DeAngelo’ya ulaştılar. Onun DNA örneği alınarak suç mahallerindeki örneklerle karşılaştırıldı ve eşleşme sağlandı. Böylece 40 yıllık cinayet dosyası kapatılmış oldu.
📌 DNA Analizinin Kullanıldığı Suç Türleri:
- Cinayet
- Tecavüz ve cinsel saldırı
- Çocuk istismarı
- Soygun (kan veya saç kalıntısı kaldıysa)
- Kimlik tespiti (örneğin toplu mezarlar, savaş alanları)
- Kayıp kişilerin bulunması
Adli bilimler, suçla mücadelede sessiz ama etkili bir silah haline gelmiştir. Artık suçluların geride bir iz bırakmadan kaçması neredeyse imkânsız. Çünkü DNA, ne yalan söyler ne unutulur. Suç mahallinde bıraktığınız en küçük biyolojik iz, adaletin sizi bulması için yeterlidir.
Bilimin suçla mücadeleye bu denli katkı sağlaması, hem güvenli bir toplumun temelini atar hem de adaletin doğru şekilde işlemesini sağlar. Unutmamak lazım ki, DNA her şeyi hatırlar.
Unutmayalım: Suçun izleri silinse bile, bilim iz bırakmaz.
KAYNAKÇA
1-National Institute of Justice. (n.d.). What is STR Analysis? Retrieved from https://nij.ojp.gov/topics/articles/what-str-analysis
2- Callaway, E. (2018). ‘We will find you’: DNA search used to nab Golden State Killer can home in on about 60% of white Americans. Science.org. https://www.science.org/content/article/we-will-find-you-dna-search-used-nab-golden-state-killer-can-home-about-60-white
3- Nature Education. (2008). Forensics, DNA Fingerprinting and CODIS. Retrieved from https://www.nature.com/scitable/topicpage/forensics-dna-fingerprinting-and-codis-736/
4- National Institute of Justice. (n.d.). What is STR Analysis? Retrieved from https://nij.ojp.gov/topics/articles/what-str-analysis
5- Murphy, H. (2019, July 1). Genealogy Sites Have Helped Identify Suspects. Now They’ve Helped Convict One. The New York Times. Retrieved from https://www.nytimes.com/2019/07/01/us/dna-database-genealogy.html
Genetikçe Everything about science.