Mutasyon bir canlının genomu içindeki DNA ya da RNA diziliminde meydana gelen kalıcı değişimlere denir. [1] DNA vücudumuzun ana yapı taşıdır. Tüm kalıtsal özelliklerimizin depolandığı yönetim molekülüdür. İçerisinde bulunan genler ile tüm kalıtımımızı sağlar. Hepimizin lise biyolojisinden bildiği karşılıklı bazı nükleotitlere sahiptir. Adenin karşısına Timin, Guanin karşısına Sitozin gibi. DNA’nın karşılıklı dizilmiş bu nükleotitlerinin kırılması ve yapısının bozulması ile mutasyon gerçekleşir. Bu değişimlere sahip organizmalara da mutant denir. Bu terimi 1901 yılında Hugo de Vries “akşamsefası” bitkisi üzerinde çaprazlama yaparak ortaya çıkarmıştır. Bilimsel çalışmaların omurgasını oluşturan bu terim genetik bilimi için çok şey ifade eder. Her şeyden önce genetik çeşitlilik için olmazsa olmazdır. Mutasyonun hayatlarımıza sağladığı en önemli şey ise, bir genetiğin bir kuşağa farklı aktarımını sağlamaktadır. Bir çok mutasyon çeşidi bulunmaktadır. Bir çok sebepten kaynaklanabilirler. İlla zararlı olmak zorunda değillerdir, faydalı ya da etkisiz de olabilirler ve DNA’nın onarımı sırasında bile ortaya çıkabilirler.
Örneğin; dış etkenler. Radyasyona maruz kalmak, DNA’larımızda bozulmaya yol açtığından bu da mutasyona uğramaya sebep olur. Bazı kimyasallar da bir örnek sayılabilir. Sigara ve alkol kullanımı hatta sağlıksız beslenmek bile DNA’larımızda hasar oluşturur ve mutasyona yol açar. Doğal sebeplerden ötürü gerçekleşen mutasyonlarda da DNA’nın kendini doğru olarak kopyalayamaması sayılabilir. Çernobil Patlaması mutasyona verebileceğimiz en hatırlanması kolay örnektir. O çevrede yaşayan bir çok canlı da hala etkileri gözlemlenmektedir ve o çevre de mutasyonun bir sonucu olan hücrelerin kontrolsüz bölünmesiyle oluşan hastalık (kanser)in yaygın olduğu gözlemlenmektedir.
2 tür mutasyon vardır, somatik ve germ-line. Çok fazla terim kullanmadan net bir şekilde anlatacak olursak; somatik hücre mutasyonu vücudumuzun hücrelerinde gerçekleşir ve üreme hücreleriyle bir ilgisi yoktur. Tüm kanser vakalarının %80’ini oluşturan bu mutasyon türleri (genetik hasarlar) yaşam sonuna kadar vücutta kalırlar. Nesilden nesile aktarılmazlar. Epigenetik ile alakalı sebeplere sahiptir diyebiliriz. Germ-line mutasyonu ise üreme hücrelerimizde gerçekleşirler ve kalıtsaldırlar. Tüm kanser vakalarının %10’unu oluştururlar. Nesilden nesile aktarılırlar. Mutasyonlar kendini hemen de belli edebilir, yıllar sonra da ortaya çıkabilir.
Ne faydalı ne faydasız olan nötr mutasyonlar evrime katkı sağlar. Yani faydalı mutasyonlarda vardır; bunların en bilinenleri arasında bakterilerde ki antibiyotik direnci vardır. Düzensiz bir şekilde antibiyotik kullanıldığında bir süre sonra o antibiyotiğin etkisiz hale gelmesi çünkü bakterilerde direnç oluşturması gerçeği vardır. Bu oluşan direnç mutasyon sonucu meydana gelir. Dirençli bakteriler, antibiyotik olmadığında daha yavaş ürerler. Bu aslında insan vücudu için faydalı bir durumdur. Başka bir örnek olarak CCRS geninde ki bir mutasyon HIV’den AIDS’e geçişi yavaşlatacağından kişinin HIV enfeksiyonuna karşı direnci artar. Bu konuya vereceğimiz bir çok örnek vardır ancak biz son olarak orak hücre anemisinden bahsedeceğiz. Bu anemi türü her bir genin iki kopyası da mutasyon geçirmişse gerçekleşir. Ve böylelikle bu genin alelini (2 kopyasını) da taşıyan kişiler bu hastalığa yakalanır, ancak tek kopyasını taşıyan bireyler bu hastalığa yakalanmayacağı gibi sıtma hastalığına karşı da direnç kazanırlar. Diğer insanlarda görülmeyecek bir dirençtir bu.
Hayatlarımızın bir çok alanında görebileceğimiz bu mutasyonların zararlı olanlarından korunmak için yapmamız gerekenlerin başında sigara ve alkol kullanımından uzak durmak gelmektedir. Düzgün beslenmek, sağlıklı yiyecek ve içecekler tüketmek, stresten uzak huzurlu bir hayat yaşamak DNA’larımızda oluşabilecek hasarları engeller ve bizleri daha sağlıklı kılar.
COVID-19 mutasyona uğradı, ne demek?
Virüsler de genetik yapıya sahiptirler ve onlar da kendi DNA’larında oluşan bazı değişimler ile bulaşıcılıklarını ya da öldürücülüklerini arttırabilirler. Şuan da laboratuvar ortamında yapılan bazı çalışmalar bizlere korona virüsün zarında bulunan spikelarının (hücrelerimize tutunmasını sağlayan yapıları) nın mutasyon sonucu arttığının ve virüsün daha bulaşıcı seviyeye geldiğini gösteriyor. Bazı bilim insanları ise bu fikri desteklemiyor. Mutasyon bir virüsü daha öldürücü seviyeye çekebildiği gibi daha az öldürücü seviyeye çekip yok olmasına dahi sebep olabiliyor.
Kaynaklar:
en.wikipedia.org/wiki/mutation
[1] Herder Lexikon der Biologie, 2004: Mutationevrimagaci.org/soru/faydali-mutasyonlar-var-midir
Kullanılan görsel: https://www.drozdogan.com/mutasyon-nedir-nasil-kanserlesmeye-neden-olur/ sayfasından alıntıdır.